3 Nisan 2011 Pazar

Utanın, utanın! Bu ayıp hepinize yeter...

Hatırlayın esip gürlemişlerdi!
Kıyametleri koparmışlardı!
Tehdit üstüne tehditler savurmuşlardı!
Devlet özrü olmazsa İsrail bizim gözümüzde bitti demişlerdi.
Elçimizi geri çekip güya gözdağı vermişlerdi.
Bütün bunlar biliyorsunuz Gazze baskınından hemen sonra yaşandı.
9 Türk’ün İsrail komandoları tarafından öldürülmesine başta Cumhurbaşkanı ve Başbakan olarak tam kadro feveran etmişlerdi.
Ve önceki gün:
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül altın yaldızlı bir davetiye gönderiyor!
Kime mi?
Şimon Perez’e!
O kim mi?
İsrail’in Cumhurbaşkanı!
Ne mi var davetiyede?
Şeref konuğu olarak İstanbul’da ağırlama var!
İyi de Sayın Abdullah Gül bu davet devlet olarak tükürdüğümüzü yalamak değil mi?
Bu davet Türkiye’nin onurunu ayağa düşürmek değil mi?
Bu davet Türkiye’nin caydırıcılığına darbe vurmak değil mi?
Kim bu olandan sonra Türkiye’yi kaale alır?
Kim bu yapılandan sonra Türkiye’yi umursar ve saygılı davranır.
Söyleyin Sayın Gül; Şimon Perez ya da İsrail özür diledi de bizim mi haberimiz olmadı!
Böyle bir şey yani özür yok ise bu davet niçin?
Özür şartı koşuldu ise bu çark ediş niye?
Ne hakkınız var Türkiye’nin itibarını iki paralık etmeye?
Bu yapılan iki yüzlülük değil mi?
Demek ki sizin derdiniz ölen vatandaşlarımız ya da Türkiye’nin itibarı değil, hadiseyi siyaseten istismar imiş!
Öyle değilse cevap verin Sayın Gül niçin çağırdınız Perez’i!
Medya’ya bakıyorsunuz tek bir satır yok!
Sözde Siyonist avcıları bile gıkını çıkarmıyor!
Peki ya Tayyip Erdoğan o niye susuyor?
Belli ki Şimon Perez daveti olayını Cumhurbaşkanı ile beraber kararlaştırmışlar.
Hepsini anladım da İHH isimli o örgüt niye dut yemiş bülbül kesildi acaba?
Bu suskunlukla kanıtlanmıştır ki sizin derdiniz Filistin halkı değil, onların dramını istismardır.
Değilse Gazze olayında olduğu gibi meydanlara neden çıkmazsın ey İHH?
Son bir şey:
Ey sevgili okur bu bezirgan tayfa Mayıs ayının ortasında Gazze olayının sene-i devriyesini bahane edip yeni bir tiyatronun peşinde!
Amaçları seçime yakın bu işi oya tahvil etmek!
Ey CHP, ey MHP, ey diğer muhalefet, çıkın ortaya indirin bu maskeyi!
Not: Önceki günkü yazımıza binaen Ercan Karakaş aradı ve CHP’de genel başkanlık gibi bir hesabın içinde olmadığını ve olmayacağını, tersine Kılıçdaroğlu’na her zaman tam destek vereceğini söyledi.


REZALETİN BÖYLESİ
Sınav şifreleri yandaş dersanelerde dağıtıldı!
Rezalet açık ve net!
Tezgah ortada!
YGS sınavında sorulan 40 matematik sorusunun 38’inin şifrelerle çözüldüğü kesin olarak ispatlı.
Böyle bir şeyin tesadüf olması mümkün değil!
Belli ki bu iş belli bir kütleye sınavı kazandırmak için organize edilmiş.
Peki kim mi olabilir bu kütle?
Genel ifade ile yandaş güruhu dünyasına mensup olanlar.
Dün ardı ardına ihbar telefonlar aldım.
Bazıları şifrelerin yandaş darsanelerde Kur’an üzerine yemin ettirilip dağıtıldığını, bazıları da yine yandaş yurtlarda aynı metotla verildiğini iddia ediyordu.
Doğru yanlış mı bilmiyorum ama bir şeyin şuyuu vukuundan önemlidir.
Dolayısı ile bu sınava artık şaibe bulaşmıştır ve derhal iptal edilmelidir.
Eğer bu yapılmazsa kamu vicdanı kanayacaktır.
Öyle çünkü ÖSYM’ye yeni atanan Prof. Ali Demir’in siyasi kimliği ile alakalı olarak da yoğun iddialar var. Bu iddialar kanıtlanmadığı için doğru diyememem; lakin ÖSYM gibi ciddi bir kurum böyle isimleri taşıyamaz.
Görüyorsunuz rezillik nerelere dayandı!
Artık onlardan olmazsanız sınavı kazanmak için bilgi sahibi olmak yetmiyor!
Ah Türkiyem, vah Türkiyem!

HACIYATMAZ GİBİ
Galataport maması için MÜSİAD’a övgü!
Bu kadarına pes!
Adama bir bakıyorsunuz TÜSİAD toplantısında bayrağımıza ve dilimize isyan bayrağı açan Cem Boyner’e sarılıyor ve yüzünü yalıyor, bir bakıyorsunuz MÜSİAD’la TÜSKON’a methiyeler diziyor.
Kimden mi bahsediyorum?
Soroscu Yahudi İshak Alaton’dan!
O yaşında işi gücü bırakıp boyuna AKP’ye selam çakıyor!
Peki derdi ne midir?
Galataport ihalesinin kendilerine verilmesidir ki bunu resmen de talep ettiler.
Sahi bu İshak Alaton aynı gayreti ortağı Üzeyir Garih’in cinayeti için neden göstermiyor acaba?
10 yıl oluyor, o cinayetin perde gerisi
aydınlanmadı niye acaba?

SEBEBİ NEDİR?
THY darbeci pilot istemiyor!
Geçen gün İstanbul’a uçarken yapılan anonsta yabancı pilotun bizi uçuracağını işittim.
Yanlış mı duydum diye kabin amirini çağırdım ve uçağın pilotunun yabancı olup olmadığınıordum.
Öyle imiş ve THY’de son dönemde çok sayıda yabancı pilot alınmışmış!
Yabancı doktor!
Yabancı öğretmen!
Ve şimdi yabancı pilot!
İyi de bizim pilotlarımız dünya kalitesinde!
Türk Hava Kuvvetlerinden her yıl emekli olan çok sayıda pilot varken neden onlar değil de yabancılar
THY’de?
Yoksa THY, bizim pilotları darbeci, havada darbe yaparlar diye mi almıyor?
THY Genel Müdürünü açıklama yapmaya davet ediyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder