AK Parti'nin hâlâ güçlü olması icraatından kaynaklanıyor

Doğu illerimizden yeni dönmüş o bölgeden bir arkadaşımla işsizlik ve yoksulluk üzerinde konuşuyorduk.
- İnsanlar sıkıntı içinde... Bir ailede bir kişinin işi varsa, tüm aile onun eline bakıyor, dedi.
Sordum:
- Eskiden durum daha mı iyiydi?
- Hayır ama, bugünü dünden farklı kılan bazı durumlar var... Örneğin nüfus çok arttı. Bir tarlanın ürünü beş kişilik bir ailenin kışı geçirmesine yeterdi. Şimdi aynı aile 30 kişilik bir kabile oldu. Daha da önemli olan insanların eskiden düşünülmeyen ve lüks olarak görünen ihtiyaçları, onların günlük taleplerine konu şimdi... Bir otomobil almak veya ailenin her ferdinin bir cep telefonu sahibi olması gibi durumlar var. Bunlar eskiden olmayan harcamalar yaratıyor.
Bu arkadaşımla uzun uzun konuştuk.

Örneğin kamu yatırımları bölgede artarsa ve mesela Et Balık Kurumu eliyle hayvancılık teşvik edilirse, durum değişir mi benzeri sorulara cevap aradık.

Referandumun anlamı
Bugünlerde 12 Eylül'de yapılacak Anayasa referandumu dolayısıyla, siyasetin gündemi de bu konulara yönlendi.
Muhalefet sözcüleri "Mutfakta yangın var" diye başlayan ve Anayasa değişikliğinin Ayşe Teyze'nin hayatında ne etkisi olabileceğini sorgulayan söylemler seslendirmekteler.
Referandum AK Parti iktidarına dönük bir güven oylamasına dönüştürülmek isteniyor.
Sekizinci yılına yaklaşılan AK Parti iktidarı, acaba tüm bu eleştiriler ve işsizlik benzeri bazı acı gerçekler karşısında neden fazla endişeli değil?
Çünkü AK Parti iktidarı da, ekonomide ve toplumsal gelişmeyi sağlamak konusunda üzerine düşeni fazlasıyla yaptığını düşünüyor.
Geçen hafta Başbakan Erdoğan'ın partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuşurken verdiği ve iktidarın 7.5 yıllık icraatının sonuçlarını vurgulayan rakamlara dikkat ettiniz mi?
Bunlardan bazılarını hatırlatayım:

Büyüyen Türkiye
2002'de Türkiye'de cep telefonu abonesi 23.3 milyondu, bugün bu sayı yüzde 165 artarak 61.5 milyona ulaştı. Yine 2002'de 4 milyon civarında internet kullanıcısı vardı, bugün 30 milyon rakamına ulaştık.
2002'de sabit geniş bant internet abone sayısı yok denecek kadar azdı, bugün bu sayı 7.5 milyona ulaştı.
2002'de uçak kullanan yolcu sayısı 34 milyon kişiydi 2009 sonu itibariyle 86 milyon kişi uçağa bindi. 2003'e kadar yani 40 yılda Türkiye'de toplamda 6.8 milyon adet otomobil üretilmiştir, AK Parti iktidarı döneminde ise Türkiye'de 7 milyon 80 bin 500 adet otomobil üretildi.

Etkileyici rakamlar
2002'de Türkiye'de 16 milyon ton demir çelik üretiliyordu. 2009'da Türkiye'de 25. 3 milyon ton demir çelik üretildi. Bütün bunlara ek olarak Cumhuriyet tarihinde yapılanın yaklaşık iki katı bölünmüş yol yapıldı. Şu ana kadar 11 bin 500 kilometreye ulaşmış durumda. 7.5 yılda milli eğitimde 149 bin 824 yeni derslik yapıldı. Toplu konutta 430 bin konutun inşası 7.5 yıl içinde başladı ve yaklaşık 340 bin konut sahiplerine teslim edildi.
7.5 yıl önce ülkemizde enflasyon yüzde 30'du, şimdi yüzde 8.7... Devletin borçlanma faizi yüzde 63'tü, şimdi 8-9... IMF'ye borç 23.5 milyar dolardı, şimdi 7.5 milyar dolar. Bizden önceki iktidar borçlandı Merkez Bankası'nın kasasındaki rezervi 26 milyar dolardı, şimdi altını da katarsak, 75 milyar doların üzerinde.
Evet... Bu rakamlar da AK Parti'nin seçmen katındaki gücünün bazı kanıtları olamaz mı?