6 Ekim 2011 Perşembe

Altın nereye?

06 Ekim 2011 Perşembe


Mark Williams, 'Uncontrolled risk: The Lessons of Lehman Brothers' adlı kitabın yazarı. 4 Ekim 2011 tarihinde de Financial Times gazetesinde 'Altınseverler dikkat edin, altın balonu sönüyor!' konulu uzun bir analiz yazdı. Tezini aşağıya alıyoruz. Tabii sorumluluk kabul etmeyiz, altın yatırımcısı kendi yatırım kararını kendisi verir. Yazılanı okuyun ve düşünün, sonra da kendi kararınızı kendiniz verin.
Son günlerde altının ons başına dolar fiyatının 300 dolar kadar aşağıya gelmesi ve dalgalanması olgusu, yazara göre, son yirmi senenin en büyük (kısa vadede) altın fiyatı düşüşü. Bu gelişme altının nerede ise on yıllık yükselme trendinin sona ermiş olabileceğini gündeme getiriyor. Çünkü altın fiyatında volatilite yani dalgalanma, yatırımcıları korkutup, talebi tahrip ediyor.1980 yılındaki, bundan önceki altın fiyatı zirvesinde, altın zirveden yüzde 60 düşüşle inmişti. Ondan sonraki yirmi yılda da altın tutmak ölü yatırım gibi görünmüştü. 2011 yılında, son dalgalanma ile sanki altın balonu gene sönmeye gidiyor.

Geçmişte olan altın balonları ile bugün arasında önemli bir fark var. Bugün yatırımcıların elinde ETF adı ile anılan (exchange traded funds) denen ve gerektiğinde altından kaçmayı çok hızlandıran ve kolaylaştıran türev ürünler var. Birçok hedge fonu şu anda çok yüksek miktarda ETF ürünü tutmakta. Yatırımcılar şu anda belirsizlik ortamında altın miktarını azaltıp nakde gitme ve daha az dalgalanan doları tercih etme yönünde tercih kullanıyor gibiler. Bu seferki altın balonu yükselişi bir evvelkinden 3 misli daha uzun süre devam etmiş bulunuyor. Son on yılda altın fiyatları dört misline çıkmıştı ve yılda ortalama yüzde 17 artmıştı. Adeta altın her yıl çift haneli getiri sağlayıp hiç çift haneli zarar üretmemişti. Altın, zayıf dolara karşı, global kargaşaya karşı, beceriksiz Merkez Bankacılara karşı veya enflasyona karşı, yani her şeye karşı ilaç olarak görülmeye başlamıştı. Finansal sisteme güven azaldıkça altın fiyatı yeniden artar fikri yerleşmişti.
Altın ETF ürünleri bu yeni yatırımcı yaklaşımına reaksiyon olarak ortaya çıkmıştı ve 70 milyar dolarlık yeni bir sermayenin bu piyasaya girmesini getirmişti. ETF kavramı sonrası, altının aynen hisse senetleri gibi her tür kısa vadeli yatırımcı kesiminin (hedge fonları ve spekülatörler dahil) pozisyonlarından hızla çıkabilmelerini sağlayan bir ortama gelinmişti. 2004 yılında GLD adı ile anılan yeni bir ürün de çıktı. Bir GLD bir ons altının onda biri fiyatına (yönetim ücreti düşülerek) eşdeğerdi. Bu ürün küçük yatırımcıları devreye sokan faktör oldu. Ağustos ayında altın 1900 dolar ons başına sınırını aştığında GLD ürünü S&P 500'ün değerini de aşarak en kıymetli yatırım ürünü haline gelmişti.
Bugün GLD 65 milyar dolar ile dünyadaki en çok altına sahip. Dünyada ilk defa özel kişi ve kurumlar Merkez Bankalarından daha fazla altın tutar duruma geldi. Londra'da GLD 1200 ton altını HSBC Bankasında tutmakta.
Ancak piyasa 'bull' hissiyatından 'bear' hissiyatına döndüğünde yani GLD tutan ETF yatırımcılarının 'çıkış için kapıya koştuğu anda', altın düşmeye başladı. Aslında global hisse senedi piyasaları dalgalanıyor ve düşüyor, Merkez Bankaları kredibilite kazanamadı, enflasyon hala yükseliyor, piyasalarda riskten kaçma hala geçerli (bir tek dolar yükseldi) ama bunca risk ortamında gene de altın dalgalanarak düştü. Yunanistan'ın durumu ve Avrupa'daki çözümsüzlük ilginç şekilde yatırımcıları altından dolara itmekte. Düşen sadece altın değil. Altının gölgesi gümüş, sadece son ayda, yüzde 22 değer kaybetti.
Bazılarına göre bu bir duraklama ve geçici! Ama bu gelişme ya tersine dönen bir trend ise? Altın zayıf bir ekonomik ortamda düşüyorsa, ortam iyileştirdiği takdirde altın fiyatı ne olur diye de düşünmek de gerek değil mi? Altın artık eskisi kadar parlak olmayabilir, bunu düşünmek gerek!
Ben değil Bay Williams böyle diyor! Biz sadece bir görüşü aktarıyoruz, elçiyiz, taraf değiliz! Ülkemizde de dolar kurunun yükselmesi, yani TL'nin değer kaybı, bu dolara, yani nakde geçişin sonucu. İlk defa, risk artarken, altın satılıp dolar alındı! Şimdi İtalya'nın reytingi düşürülürken ve AB bankaları ve Fransa bile tartışılırken de dolara geçiş gözükürse, o zaman ciddi boyutta altında nakde geçiş olduğu ve altında dalgalanmadan kaçıldığı düşünülmek zorunda! Zaman gösterecek!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder