9 Eylül 2011 Cuma

Bu kadar yanlış fazla

10 Eylül 2011 Cumartesi
Şu sıralarda en sık yaptığım, “Allahım, ne olur aklıma mukayyet ol” diye dua etmek... Siyasi atışmaları işittikçe aklımın başımdan gidebileceği endişesine kapılıyorum. O sözleri saf edenler, birbiriyle dalaşırken yanlış yerde paçaya saldıranlar, pek aklı başında görünmüyor gözüme...

Konuyu açayım:


Türkiye 15 aydır ‘Mavi Marmara’ kriziyle meşgul. İsrail ablukası altındaki Gazze’de yaşayan Filistinlilerin dramına tahammül edemeyen bir uluslararası kafile, yükleyebildiği kadar tıbbi malzeme ve gıda maddesini Mavi Marmara’yla taşımaya kalkınca başına geleni biliyoruz: İsrail, komandolarını, uluslararası sularda seyreden gemiye gönderdi ve aşırı güç kullanılan o baskında dokuz insanımız hayatını kaybetti.

Yukarıdaki özet paragrafta anlattığım Palmer Raporu’nun da tespit ettiği, İsrail yönetiminin de inkâr etmediği hakikatler: Gazze ablukası yüzünden Filistinliler en temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor... Mavi Marmara yolcuları uluslararası bir kafileydi... Gemi tıbbi malzeme ve gıda maddesi yüklüydü... Saldırı uluslararası sularda oldu ve dokuz Türk öldü...

Bu hakikatler ışığında hükümet ne yapsaydı? Ölen insanlarımızın hakkını, insanlarımızın ölmesiyle çiğnenen gururu önemsemese miydi? BM’nin “Konuyu bir heyete inceletelim” teklifini reddetse miydi? Heyetin üyesi olan emekli diplomatımız nisan ayında yerinde tepki vermişken, hükümet sessiz mi kalmalıydı?

Soruları Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP sözcülerinin günlerden beri verdikleri tepkileri düşünerek kayda geçiriyorum. İsrail’in saldırganlığını, ya da Palmer Raporu’nun yanlış yaklaşımını eleştiri konusu yapmak yerine, CHP’li ağızlar, hep birlikte iktidar partisine yükleniyorlar...

“Allahım, aklıma mukayyet ol” deyişim bu yüzden...

CHP, anamuhalefet partisi olarak, artık farklı bir söylem bulmalı kendine. İktidarı övmesi, takdirini bildirmesi gerekmiyor; haklı olduğuna inandığı her konuda hizaya getirmek üzere yüklensin Ak Parti’ye; bunun herkese yararı olur. Ancak, hepimizi ilgilendiren bir konuda, hiç kuşkusuz CHP seçmeninin öfkesi de başına vurmuşken, Palmer Raporu’nundan hareketle iktidarı ayıplarsa Kılıçdaroğlu, bundan iktidara bir zarar gelmez; yanlışlığın zararını Türkiye ve CHP çeker...

Benzer bir durum bir sözcüsünün yanlışı yüzünden Ak Parti için de söz konusu...

‘Alevilik’ ülkenin hassas konularından biri; Alevileri çok fazla ilgilendiren konular hassasiyet yüzünden yıllarca sumen altı edildi; iktidarlar Alevi kesimin sorunlarını görmezden geldi. İlk kez, Ak Parti, şikâyetleri ciddiye aldı, bir bakanını sorunları deşip çözüm üretmeyle görevlendirdi. Bu yıl ilk kez, okullarda Alevilik o kesimi rencide etmeyecek biçimde okutulacak... İmam hatip liselerinde de, Alevilik, müspet bir bakışla müfredatta yerini alacak...

Durum buyken, Ak Parti’nin ikinci adamının, Suriye politikalarına eleştiri yönelten CHP liderine, mezhep kimliğini akla düşürecek sözlerle mukabele etmesine ne diyebiliriz? Esad rejimine arka mı çıkıyor CHP? Hiç sanmıyorum, ama arka çıkıyorsa bile, bunu, Esad Ailesi ve Baas’ın öndegelenleri ‘Alevi’ olduğu için mi yapıyor? “Allahım, aklıma mukayyet ol” deyişim bir de bundan işte...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder