CAMİLERE gerekenden çok fazla sandalye ve tabure koyarak mabetlerimizi kiliseye benzetmek istiyorlar.
CUMA NAMAZINDAN sonra Müslümanların sünnet ve zuhr-i âhir namazı kılmalarına engel oluyorlar.
KUR'AN ayetlerinin bir kısmı bu devirde geçersiz ve hükümsüzdür diyerek dinin içini boşaltmak istiyorlar.
SÜNNETİN tamamını veya bir kısmını inkar ederek Ehl-i Sünnet Müslümanlığını yıkmak istiyorlar.
MEZHEPLERİ inkar ederek (Mezhepler puttur diyenleri bile var) Şeriatı ve fıkhı darbeliyorlar.
TELFİK İ MEZÂHİBİ iyi ve doğru göstererek dinimizi oyuncak etmek istiyorlar.
BÂTIL, içtihadlar yaparak kafa karıştırıyorlar.
AZILI Farmason Afganîyi büyük önder ve kurtarıcı göstererek Müslümanları doğru yoldan saptırmak istiyorlar.
KENDİ heva, re'y ve heveslerine göre Kur'anın bazı ayetlerini yanlış tercüme ediyorlar, yanlış meallendiriyorlar, yanlış yorumluyorlar.
HARİÇTEN petro-dolarlar alarak bozuk mezheplerin ve fırkaların propagandasını yapıyorlar.
MİLYONLARCA tasavvuf ve tarikat Müslümanını kafir ve müşrik ilan ederek büyük fitne çıkartıyorlar.
ALLAH gökte oturuyor diyorlar; bütün noksan sıfatlardan münezzeh olan Hak Tealaya zaman, mekan, cihet, inmek, çıkmak, yaratıklar gibi eli, ayağı, yüzü olmak gibi sıfatlar yakıştırıyorlar.
PEYGAMBERİMİZİN hadîslerini kendi akıllarına göre ayıklamak cür'et ve cesaretine kapılıyorlar.
KUR'AN kursu hocası, vaize genç hanımlardan oluşan musikî koroları kurarak erkeklere konser verdirtiyorlar.Bu ise Şeriata göre haramdır.
MARDİN'DE Kasımiyye medresesinde Dinlerarası Diyalog tiyatrosu oynuyor, çan sesleri ve Ezan sadaları arasında medrese havuzu üzerindeki salaş köprüden papazlar ve sarıklılar birlikte geçerek İslam'a taban tabana aykırı işler yapıyorlar.
REFORMCULARA, yenilikçilere, dinde değişim isteyenlere, yerli oryantalistlere yekun olarak on milyonlarca dolarlık telif ücretleri dağıtıyorlar.
BAZILARI Din-i Mübîn-i İslam ile Kemalist ideolojiyi bağdaştırmaya çalışıyor.
MÜSLÜMANLARI, sekülerleştirmeye, din ile hayatı birbirinden koparmaya çalışıyorlar.
KİMİSİ İmanın altı şartından biri olan kaderi açıkça inkar ediyor.
ŞEFAATİ, kabir ahvalini, soru meleklerini inkar edenleri var.
KUR'ANA ve Sünnete aykırı ictihadların, fetvaların, görüşlerin bini bir paraya...
KİTAP, Sünnet, icmâ-i ümmet ile sabit olan tesettürü inkar ediyorlar.
Ey Müslüman!.. Dinin temellerini sarsmaya yönelik fitnelerin pek azını yukarıda zikr ettim. Bütün uyanık, şuurlu, samimî, ihlaslı, gayretli Müslümanların dikkatlerini bu konulara çekmek istiyorum.
İslam'ı içinden yıkmak istiyorlar.
Muslih görünüp büyük fitne ve fesatlar çıkartıyorlar.
Kimse bunlara uymasın,
Kimse bunları desteklemesin,
Kimse bunların tuzaklarına düşmesin...
Biz Müslümanlar dinî konularda:
Kur'an-ı kerime,
Peygamberimizin Sünnetine ve sahih hadîslerine,
Selef-i Sâlihîne,
Müctehid imamlarımıza,
Ümmetin icmâına,
Her asırda gelen mücedditlere,
İcazetli ve ihlaslı ulemaya,
İcazetli ve ihlaslı fukahaya,
Şeriata ve dinin zahirine sımsıkı bağlı icazetli meşâyihe,
İlmiyle âmil firasetli sülehaya...
Tâbi olmalıyız.
İcazetli ve ihlaslı ulemanın, fukahanın, müfessir ve muhaddislerin, takvalı şeyhlerin, kamil mürşidlerin peşinden giden inşaallah dinini, imanını, ebedî saadetini kurtarır.
Reformcu insî şeytanların peşinden giden imanını yitirebilir ebedî felaket ve hasarete uğrayabilir.
Milyonlarca dolar telif ücreti alarak dinimizi bozmaya çalışan reformcu oryantalistlerde hayır yoktur.
Reformcuların, Ehl-i Sünnet ve Cemaate aykırı bütün iddiaları, teklifleri, yorumları, tenkitleri yanlıştır, batıldır, haksızdır.
Tuzaklarına düşmeyiniz, sakın aldanmayınız, kanmayınız.
Ashabın tamamı din konusunda âdildir... Ashaba, Tâbiîne, Tebe-i Tâbiîne, Selef-i Sâlihîne, icazetli ulema ve fukahaya, icazetli müfessirlere ve muhaddislere itaat ediniz. "Allaha, Resulüne ve sizden olan emir sahiplerine itaat ediniz" buyurulmuştur. Ulema ve fukaha bizden olan emir sahipleri sınıfındandır.
Şeytanlar dinimizi tahrif etmek, Müslümanları şaşırtmak için çalışıyor. Şeytanların oyunlarına gelmeyelim.
İktidar sahibi halifelerin sonuncusu (Hâtemi) olanSultan Abdülhamid-i Sanî zamanında İslam itikadı, fıkhı, ilmihali nasıl öğretilmiş ve uygulanmışsa biz de aynen öyle öğrenip uygulayalım.
İslam ahlakını İmamı Gazalî gibi Ehl-i Sünnet büyüklerinden öğrenelim.
Dinimizin en küçük edebini bile koruyalım.
Şeriat duvarından küçük bir çakıl taşının bile çekilmesine izin vermeyelim.
* (İkinci yazı)
Fotoğraflara Yalan Söyletirler
Fotoğraflar yalan söylemezmiş... Söylemezler de birileri söyletir...Düşman oldukları bir adamın, arşivlerinde 100 fotoğrafı vardır, bunları iyice karıştırırlar, en çirkin pozu bulurlar onu basarlar.
Tuttuklarının fotojenik, kızdıklarının fotojenik olmayan resimlerini yayınlarlar.
Her zaman olmasa bile bazen fotoğraf üzerinde fotoşopla oynama yaparlar.
Fotoğraf gerçektir ama altına yalan bir altyazı koyarlar.
Halk yığınları zevâhire (dışa) bakar, fotoğraf yayınlarken bu hususu göz önüne alırlar.
Sovyetler Birliği'nde resmî fotoğraflarla çok oynanmıştır. Temizlenen (tasfiye edilip öldürülen) kodamanların bulunduğu fotoğraflar laboratuvarlarda (o zamanlar bilgisayar, fotoşop yoktu) üzerinde işleme yapılan, kalıbı kaldırılan adamın hayali de yok edilirdi.
On yıl kadar öncesi islamcı bir gazetede, bana benzemeyen çok acayip, Notrdam'ın kamburu gibi resmim yayınlanmıştı. Görünce şaşmıştım. Meğerse bana gıcık olan biri resmi bilgisayarda yamultmuş, aklınca bendenizden intikam almıştı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder