15/05/2011
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye yönelik tehdit, bütün siyasi macera filmlerinden çok daha gerilimli.
* Dışişleri Bakanlığı müthiş bir karar almış, yeni açılacak elçilik binalarını ünlü Türk mimarlarına sipariş veriyorlar. Ayakta alkışlanacak bir karar. Bu arada 50 ülkeye yeni büyükelçilik açılacağını duydum, vay anasını sayın seyirciler!
* Dün gece saat 12.00’de Kenan Doğulu ile bir meyhanede karşılaştık. “Ben buradan konsere gidiyorum” dedi. Şaşırdık. Üniversitede konseri varmış, gece 01.30’da sahneye çıkıyormuş. Starlık da zor zanaat...
* Bizim zamanımızda çıtalı uçurtma diye bir şey vardı. Son yıllarda hiç uçurtma uçuran çocuk görmüyorum. Üzücü...
* Denizfeneri e.V; açılmayan davanın davası olmaz!..
* Gülben Ergen’in boşanma haberini zafer havasında vermek de neyin nesi oluyor kuzum...
* Şimdi Cannes’da olmak vardı anasını satayım.
* Ahmet Şık’ın reklam panolarını aratmayan adam boyu afişini yapıp eyleme götürmek iyi fikirmiş, ama Nedim Şener’in neyi eksik?
* Dün Milliyet’in magazin ekinde Nez’in bir kahvede bilardo oynarken fotoğrafını gördüm. Paparazzilerin bilardo salonlarına kadar indiğine sevineyim mi üzüleyim mi bilemedim.
* Mimar Mahmut Anlar ne kadar zayıflamış öyle!
* Yeni filtreli internet hayatımızda her şeyi anladım da şu ‘yurtiçi paketi’ni anlamadım. Yerli malı haftası nostaljisi mi, hedef nedir, anlayan beri gelsin. Yine de yurtiçi paketi seçen tüm arkadaşlarımla ilişkimi kesmeye karar verdim. Fena ulusalcı bir durum.
* Dün pencereyi açıp ‘I LOVE YOU JUSTIN BIBEEEEERRRR’ diye bağırdım (ergenler ile bir empati girişimiydi, endişe edecek bir durum yok).
* “Sandıklı bazayı ben buldum” diye başlayan bir ilan var. Eserinle övün Türkiye!
* Demet Akalın, “Benim her yerde olma tribim var” diyor. Bunca trip bilirim, böylesini ilk kez duyuyorum. Hay bin trip!
* İtalyanlar bizim oyunculardan birine tarihi bir filmde rol teklif etmişler. Cevap ‘oynamam’ değil, ‘alın filminizi ... sokun’ olmuş. E, adam bize barbar Türk demesin de kime desin şimdi...
* Atıl Kutoğlu’nun her hafta bir başarısını gazete eklerinde okumazsam içimde bir huzursuzluk beliriyor. Panik atak başlıyor. Fena alıştırıldık.
* Sezen Aksu’nun Cihangir’de takılıyor olması hayli cool bir durum.
* Devlet Bahçeli’ye yönelik “18 Mayıs’a kadar istifa et, yoksa hakkındaki kasetleri açıklayacağız” tehdidi son zamanlarda gördüğüm bütün siyasi macera filmlerinden daha büyük bir gerilim içeriyor. Ya da şöyle yazayım; böyle bir şeyi filmlerde senaryo icabı görsek “Bu kadar da olmaz” diyebileceğimiz fantastik bir kurgu tadında... “MHP kaseti yakında sinemalarda...”
* Survivor adasındaki Nihat Doğan hayranı Tefik, Harvard’da MBA yapmış. Harvard’dan Survivor’a uzanan müthiş bir kariyer!
* Ben senin günün birinde Deniz Berdan’ın ne iş yaptığını öğrenebilme ihtimalini sevdim.
* Yaz geldi, çaktırmayın.
* Sevgilisi ünlü bir pop yıldızı olan hayvansever sinema yazarı gazetecimizin, hayvanlar için albüm yapmasının gazetede haber olması, bir taşla 3 kuş vurmak değilse nedir? Bir de klibini çekti mi, elde var 4 kuş.
* Gürsel Tekin’e seçim anketlerini hazırlayan kişi ne içiyorsa ben de ondan içmek istiyorum.
* Satıştan sonra Milliyet ve Vatan cephesinde yeni bir şey yok!
* Herkes Cumhurbaşkanı’nın küfürbaz danışmanına yükleniyor. Oysa hiç kimse Cumhurbaşkanı’nın da günün birinde birilerine küfretmek için birilerine danışma ihtiyacı hissedebileceğini düşünmüyor. Belki de danışman görevini layıkıyla yapıyor, o kadar.
* Dedikodu dedikoducuyu vurur.
* Dün bir burç uzmanımız “Salı günü şiddetli bir dolunay bekleniyor” diye yazmış, kaçın.
* Her popçu kızımız günün birinde Nihat Odabaşı’nın objektifini tadacaktır.
* Daha önce “BENİ YENEMEYECEKSİNNN İSTANBULLLLL!!!!” diye bağırmış mıydım? Oh be!
* Dün gece saat 12.00’de Kenan Doğulu ile bir meyhanede karşılaştık. “Ben buradan konsere gidiyorum” dedi. Şaşırdık. Üniversitede konseri varmış, gece 01.30’da sahneye çıkıyormuş. Starlık da zor zanaat...
* Bizim zamanımızda çıtalı uçurtma diye bir şey vardı. Son yıllarda hiç uçurtma uçuran çocuk görmüyorum. Üzücü...
* Denizfeneri e.V; açılmayan davanın davası olmaz!..
* Gülben Ergen’in boşanma haberini zafer havasında vermek de neyin nesi oluyor kuzum...
* Şimdi Cannes’da olmak vardı anasını satayım.
* Ahmet Şık’ın reklam panolarını aratmayan adam boyu afişini yapıp eyleme götürmek iyi fikirmiş, ama Nedim Şener’in neyi eksik?
* Dün Milliyet’in magazin ekinde Nez’in bir kahvede bilardo oynarken fotoğrafını gördüm. Paparazzilerin bilardo salonlarına kadar indiğine sevineyim mi üzüleyim mi bilemedim.
* Mimar Mahmut Anlar ne kadar zayıflamış öyle!
* Yeni filtreli internet hayatımızda her şeyi anladım da şu ‘yurtiçi paketi’ni anlamadım. Yerli malı haftası nostaljisi mi, hedef nedir, anlayan beri gelsin. Yine de yurtiçi paketi seçen tüm arkadaşlarımla ilişkimi kesmeye karar verdim. Fena ulusalcı bir durum.
* Dün pencereyi açıp ‘I LOVE YOU JUSTIN BIBEEEEERRRR’ diye bağırdım (ergenler ile bir empati girişimiydi, endişe edecek bir durum yok).
* “Sandıklı bazayı ben buldum” diye başlayan bir ilan var. Eserinle övün Türkiye!
* Demet Akalın, “Benim her yerde olma tribim var” diyor. Bunca trip bilirim, böylesini ilk kez duyuyorum. Hay bin trip!
* İtalyanlar bizim oyunculardan birine tarihi bir filmde rol teklif etmişler. Cevap ‘oynamam’ değil, ‘alın filminizi ... sokun’ olmuş. E, adam bize barbar Türk demesin de kime desin şimdi...
* Atıl Kutoğlu’nun her hafta bir başarısını gazete eklerinde okumazsam içimde bir huzursuzluk beliriyor. Panik atak başlıyor. Fena alıştırıldık.
* Sezen Aksu’nun Cihangir’de takılıyor olması hayli cool bir durum.
* Devlet Bahçeli’ye yönelik “18 Mayıs’a kadar istifa et, yoksa hakkındaki kasetleri açıklayacağız” tehdidi son zamanlarda gördüğüm bütün siyasi macera filmlerinden daha büyük bir gerilim içeriyor. Ya da şöyle yazayım; böyle bir şeyi filmlerde senaryo icabı görsek “Bu kadar da olmaz” diyebileceğimiz fantastik bir kurgu tadında... “MHP kaseti yakında sinemalarda...”
* Survivor adasındaki Nihat Doğan hayranı Tefik, Harvard’da MBA yapmış. Harvard’dan Survivor’a uzanan müthiş bir kariyer!
* Ben senin günün birinde Deniz Berdan’ın ne iş yaptığını öğrenebilme ihtimalini sevdim.
* Yaz geldi, çaktırmayın.
* Sevgilisi ünlü bir pop yıldızı olan hayvansever sinema yazarı gazetecimizin, hayvanlar için albüm yapmasının gazetede haber olması, bir taşla 3 kuş vurmak değilse nedir? Bir de klibini çekti mi, elde var 4 kuş.
* Gürsel Tekin’e seçim anketlerini hazırlayan kişi ne içiyorsa ben de ondan içmek istiyorum.
* Satıştan sonra Milliyet ve Vatan cephesinde yeni bir şey yok!
* Herkes Cumhurbaşkanı’nın küfürbaz danışmanına yükleniyor. Oysa hiç kimse Cumhurbaşkanı’nın da günün birinde birilerine küfretmek için birilerine danışma ihtiyacı hissedebileceğini düşünmüyor. Belki de danışman görevini layıkıyla yapıyor, o kadar.
* Dedikodu dedikoducuyu vurur.
* Dün bir burç uzmanımız “Salı günü şiddetli bir dolunay bekleniyor” diye yazmış, kaçın.
* Her popçu kızımız günün birinde Nihat Odabaşı’nın objektifini tadacaktır.
* Daha önce “BENİ YENEMEYECEKSİNNN İSTANBULLLLL!!!!” diye bağırmış mıydım? Oh be!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder