30 Haziran 2011 Perşembe

Hiç ırgalamaz şeker kardeşim

Yemin etmeyeceksin ama maaşını tıkır tıkır alacaksın...
Yasama çalışmalarına katılmaktan kaçınacaksın ama "kıyak emekliliğin" işleyecek...
Ailen de nemalanacak hem de "özlük haklarından"... Hani şu "karısına prostat ameliyatı, oğluna gebelik testi" yaptırıp parasını meclisten tahsil etmek gibi "sosyal" sağlık hakları...
Halk da bunu görmeyecek, sana kızmayacak, öyle mi?
Peki. Böyle devam et.
"Bilmemkaç oturum boyunca yemin etmeyen milletvekilinin bu sıfatı düşer" şeklinde bir kanun çıkıncaya kadar devam et!
Genel kurulda otur ama oy vereme.
Komisyonlara gireme. Başkanlık divanına da gireme. Ara ara oturum falan da yöneteme.
Yasa teklifi de vereme, soru önergesi de.
Kürsüye de çıkıp konuşama...
Aval aval seyret mecliste olup bitenleri...
AKP ile MHP bir aday üstünde anlaşıp meclis başkanını seçsinler, sen seyret.
184 kişinin salonda olması yeterli yahu, 184 kişinin!
Komisyonlar kursunlar, sen uzaktan bak...
Hükümet de kurulsun, onu da seyret, ama nasıl olsa vereceğin "red" oylarının "esamisi" okunmayacaktı, bak bu alanda bir şey kaybetmiş sayılmazsın!
Yeni anayasayı hazırlasınlar, çatır çatır geçirsinler, halkoyuna gidilsin, sen seyret. Nasıl olsa "dışarıda" bol bol yaparsın "hayır oyu verin" şeklindeki propagandanı...
Oktay Ekşi "vasıtasıyla" kulisten içeriye kanun teklifi gönder, reddedilsin...
"Fiilen" iki partili meclis tıkır tıkır çalışsın, sen izle...
İstersen "erken seçim" iste, has adamın Oktay Beyefendi'nin eline tutuşturup ("sandıkta hile var" demeye de utanmamışın gene)...
Belki benimsenir, belki reddedilir, sen otur seyret.
İstersen hemen bu sonbaharda gidilsin bir erken seçime, büsbütün yamyassı ol, iki hafta önce aldığın oyu da alama... AKP bu sefer yüzde 60'la gelsin, senin koltuk sayın da yüzün altına insin, büsbütün madara ol...
Yapraklar sarardığında "daha az kişinin" yemin boykotu daha pratik olur, hiç olmazsa yemin töreni bu kadar uzamaz o zaman, iki saatte biter!
İktidarı hiç ırgalamaz şeker kardeşim, sen böyle devam edersin.
Solculuk ayağından faşistlere sahip çıkarken düşünecektin şeker kardeşim bütün bunları!
Peki senin basın amigoların bu arada ne yapıyorlar?
Seçimden sonraki ilk günlerin şaşkınlığını ve korkusunu üzerlerinden attılar, ufak ufak kafalarını kaldırmaya başladılar, CHP'nin yarattığı saçmalıklardan dolayı hükümeti suçluyorlar tabii... Bir yandan da "erken seçim" istemeye hazırlanıyorlar. Geçen seçimin hemen ertesi günü mızmızlanmaya başlamışlardı, bu sefer iki hafta sustular, kendilerine gelmeleri zaman aldı, düştükleri eşeğin semeri daha yüksekti.
Tavuğun da neresi tövbe tutmazdı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder