Bu yazıyı yazmaya başladığım saatlerde bütün Türkiye saat 15.00’de toplanacak ama nasıl toplanacağı belirsiz TBMM’ye odaklanmış durumda.
CHP TBMM’ye girecek mi?
Şayet girerse, milletvekilleri yemin edecekler mi?
BDP’liler ne yapacaklar?
Mahkemeler, önlerindeki itirazları nasıl değerlendirecekler?
Bu yazı sizlere ulaştığında aslında bu soruların cevapları bir biçimde verilmiş olacak.
Ancak, bir konu değişmeyecek, bunu biliyoruz.
Salı günü (dün) 15.00’de toplanmış olacak TBMM’ye en yaşlı, sayın Oktay Ekşi’nin deyimiyle en erken doğmuş olan milletvekili başkanlık edecek.
Hürriyet gazetesi eski başyazarı Sayın Ekşi TBMM’ye muhtemelen bir hafta, on gün başkanlık edecek.
Yani söz konusu olan yarı-sembolik bir TBMM başkanlığı ama yine de bugün (dün) Sayın Ekşi’yi frakıyla TBMM Başkanı olarak göreceğiz.
Kuvvetler ayrılığı ülkesi önemlidir, çağdaş trend yargının güçlenmesidir falan ama demokrasilerde en önemli kurum hiç kuşkusuz seçilmiş milletvekillerinden oluşan parlamentolardır (bizde de TBMM), buna pek kuşku yok.
TBMM gerektiğinde, evrensel hukuka bağlı olarak, güçler arasındaki dengeleri de değiştirebiliyor, yeni anayasalar yapabiliyor.
Böyle bir kuruma geçici olarak da olsa, sembolik olarak da olsa, başkanlık yapmak çok önemli.
Sayın Oktay Ekşi de 12 Haziran günü oy kullanan yaklaşık kırk dört milyon seçmenin seçtiği milletvekillerine başkanlık yapacak, bu sembolik olarak da olsa çok önemli.
Bendenizin kötü bir huyu var, küçük bilgisayarımda küçük bir arşiv oluşturdum, böyle durumlarda adı öne çıkan türk büyüklerinin yakın, çok yakın tarihlerde ne gibi açıklamalar yaptıklarına bir bakıveriyorum.
Sayın Oktay Ekşi’nin yakın dönem açıklamalarına bir göz attığımda da karşıma TBMM’nin geçici başkanının 27 Nisan muhtırası hemen sonrası, 28 Nisan 2007 günü başyazarlık yaptığı kendi gazetesine, Hürriyet’e verdiği bir demeç çıkıyor.
Bilindiği gibi 27 Nisan muhtırası, TBMM’ye, TBMM’den güvenoyu almış bir iktidara verilmiş anti-demokratik, hukuk dışı bir askeri muhtıra.
İsteyen HALA Genelkurmay sitesinde duran muhtıraya www.tsk.tr’den (27 Nisan 2007) ulaşabilir.
Beşiktaş görüşmelerinin içeriğini bilmememiz, Sayın Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde 27 Nisan muhtırasına ilişkin ilginç (!) bir açıklama yapmış olması durumu zerrece değiştirmiyor.
Sayın Ekşi’nin 28 Nisan 2007 günü yani muhtıradan bir gün sonra Hürriyet gazetesine verdiği demeç aynen şöyle: Oktay Ekşi: Bu tablo içinde Genelkurmay Başkanlığı, Cumhurbaşkanlığına “sözde değil özde” Cumhuriyet ilkelerine bağlı bir kişinin gelmesini istemiştir. Bu açıklama bir talepten gelmiştir. Konunun muhatapları bunu iyi algılamaladır. Onların algılamaları önemlidir.
Bugün TBMM’ye başkanlık yapacak Sayın Ekşi’nin çok değil dört sene önce TBMM’ye yönelik bir askeri muhtıraya yaklaşımı aynen budur.
Ne güzel, ne öğretici değil mi?
Demokrasi muhteşem bir rejim; demokrasiye ihanet edenleri de, gün geliyor, baştacı ediyor.
Bu açıklamanın sahibi Sayın Ekşi’nin TBMM’ye CHP sıralarından girdiğini de unutmayalım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder